herhangi bir şeyle uğraşıyorsam ve uğraştığım işin dolaylarında başka şeyler yapılıyorsa o şeylere acayip takılıyorum. bugğn ingilizce kursunda büyük ihtimalle survival olduğunu saydığım çocuğa aşırı takılıp kendi önümdeki bilgisayarda yazılı dökğmana konsantrasyon sağlayamadım ve aptal saptal yanlışlar yaptım. bilgisayardan kafamı kaldırıp çıkmaya hazırlanırken çocuğun gayet upper waystage olduğunu görüce şaşırdım tabii.
yine aynı durum sürücü kursundan çıktığımda kahve içerken meydana geldi. yanımda iki tane liseli vardı ve erkek olanının sesi o kadar rahatsız edici geldi ki bana okuduğum şeye belki yarıyarıya bile konsantrasyon sağlayamadım. çok kötüydü gerçekten. bir yandanda lisede neden belli bir dönemden sonra hocaları dinlemeyi bırakıp arka sırada 2 arkadaşımla cep telefonunda oyunlar oynadığımı anladım. o zamanlar adını koyamıyordum ama bu yapay kurallara uyma meselesini o iki liselide görünce iğrendim. hapsolmuşlardı, en az yarım saat okul derslerinin notlarından konuştular. bir de yurtdışına çıkma durumları varmış sanırım. bir o kadar da içeriksiz şuraya mı gitsem buraya mı serzenişleri. keşke diyorum yönlendiren birileri olsaydı da kendi kurallarını kendin koy fasilitesini şöyle 16-17 yaşlarımda kavrasaymışım. belki o bunalımı daha çabuk atlatır ve şu anda gayet idare eder olurdu.
bunalım demişken. şu elektro şokları yememden sonra 15 ay geçti ve ben bir depresyonu yavaş yavaş bitirip hemen başka birdepresyonun kollarına atıldım. hafıza denen bir şey de hiç yok zaten. 2 gün öncesiyle veya iki hafta öncesiyle alakalı hiçbir şey hatırlayamıyorum. tek hatırladığım şey 3-4 yıl öncesinden kalan rahatsız edici surat imgelemleri. olayları bile unuttum, sadece suratlar yeteri kadar rahatsız edici olabiliyor. sahile gidip denizi izleme işini eskitmekten korktuğumdan yapamıyorum. saçmalık işte. gerçekten iyileştirici şeyler yapmalıyım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder